Xenobot Mucizesi: “Üreyebilen” Canlı Robotlar Geliştirildi!

Adını Afrika pençeli kurbağasından (Xenopus laevis) alan Xenobot‘lar, 2020 yılında tanıtılan sentetik yaşam formları olarak tanımlanabilir. Bu robotlar embriyolardan ilk dönemlerinde alınan deri hücreleri ve kalp kası hücrelerinin bir karışımından meydana geliyor. Ancak, genomları kurbağa olmasına rağmen, bu robotlar kurbağa değiller.

Bilgisayar tarafından tasarlanmış bir plan, bu hücreleri, nesneleri hareket ettirme, itme veya taşıma gibi görevleri yapabilen bir konfigürasyonda düzenleyebiliyor. Proceedings of the National Academy of Science dergisinde yayınlanan makalede, doğru tasarım yapılırsa, Xenobotlar kendi kendilerine çoğalabiliyor da.

Bunu, kinematik çoğalma ile gerçekleştiriyorlar. Daha önce molekül seviyesinde bu gerçekleştirilmişti, ancak hiçbir zaman bu ölçekte yapılmamıştı. Yeni çalışma, canlı hücrelerin doğal hayat hakkında öğrendiğimiz yollardan çok daha fazla seçeneğe ve güce sahip olabileceğini gösteriyor.

Bu sentetik canlı robotların nasıl çoğaldığını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz:

Xenobot “ebeveynlerini” bir araya getiren, Tufts Üniversitesi’nden kıdemli bilim insanı Dr. Douglas Blackiston bir basın açıklamasında, “İnsanlar uzun zamandır hayatın yeniden üretebileceği veya çoğaltabileceği tüm yolları bildiğini düşünüyordu. Ancak şu anda gerçekleşen, daha önce hiç gözlemlenmemiş bir şey” diyor.

Makalenin baş yazarı Dr. Sam Kriegman ise, “Bunlar, kurbağaların yaptığından çok farklı bir şekilde çoğalan kurbağa hücreleri. Bilimin bildiği hiçbir hayvan veya bitki bu şekilde çoğalmıyor” diyor. Kopyalanan Xenobot, bir kere çoğaldıktan sonra çabucak ölüyordu. Bu yüzden ekip, bu canlı makineleri tasarlamak için kullandıkları yapay zekaya geri döndü ve ona ölmeyecek bir versiyon üretme görevi verdi. Yapay zeka, milyarlarca işlem gerçekleştirdi ve sonunda işe yarayan bir konfigürasyona ulaşmayı başardı.

Bazılarının kendi kendini kopyalayan biyoteknoloji konusunda endişeleri olsa da ekip, Xenobot’ların bir laboratuvarda bulunduğunu, kolayca yok edilebildiğini ve çalışmalarının federal, eyalet ve kurumsal etik uzmanları tarafından incelendiğinin de altını çizdi.