Kur Korumalı Sistem Projesi

Nedir bu proje?

Daha önce 1970 yıllarda denenmeye çalışılmış fakat tutmamış bir proje olmasının yanı sıra gelecekte korkunç bir ekonomik buhranın içine sokabileceğini düşündüğüm projedir. Hükümet, Türk Lirasının neredeyse tüm para birimleri karşısında değer kaybetmesini, özellikle dolar karşısında değer kaybını durdurabilmek ve biraz olsun aşağı çekebilmek amacıyla para babalarına şöyle bir taahhütte bulundu; Paranızı dolarda tutmak yerine Türk Lirasına çevirin, bunu da Vadeli Mevduat Hesabına yatırın, Vadeli hesabın vadesinin son günü Dolar / TL paritesine bakılarak vade başlangıcında belirlenen döviz kuru arasındaki fark kadar vade getirisinin üzerine ilave edileceğini taahhüt etti.

Kur farkı hesaplamaları için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası her gün saat 11:00’de Amerikan Doları döviz alış kuru yayımlayacak. Vade sonunda kur değişiminin faiz oranı üzerinde kalması halinde oluşabilecek fark müşteri hesabına Türk Lirası olarak yansıtılacak. Hesaplar 3, 6, 9 ve 12 ay vadeler ile açılabilecek. Minimum faiz oranı Merkez Bankası Politika Faiz Oranı olarak uygulanacak. Sisteme isteyen her banka katılabilecek. Vadeden önce hesaptan para çekilmesi durumunda hesap vadesiz hesaba dönüşecek, faiz hakkı ortadan kalkacak. Hesabın açıldığı tarihteki Merkez Bankası kuru ile de güncellenecek.

Makalede örnek hesaplama yöntemi de vardı fakat, bazı hususların net olmaması ve değişebileceğinden dolayı hesaplama örneği kaldırılmıştır.

Bu taahhüt sonucunda, devlet kur karşısında ödenmesi gereken fark tutarlarını ödemek amaçlı Merkez bankası fonunu ayıracak. Merkez bankası fonu nereden geliyor? Kamudan… Kamu nereden kazanıyor? Halkın vergileriyle… Yani Zenginlerin bankadaki paraları zarar etmesin diye gariban halk para verecek. Kapitalist sistemin zirve yaptığı bir dönem olarak düşünebiliriz. Alternatif olarak Devlet eğer bu fark ödemesi için para basarsa bir süre sonra piyasada dolaşan paranın çok olması nedeniyle enflasyon yükselmeye başlayacak, enflasyon yükselmesi sonucunda Türk Lirası değer kaybedecek ve Dolar tekrar yükseliş eğilimine geçecek. Dolar yükseldiğinde ödenecek fark çok artacak, daha fazla para basılması gerekecek. Daha fazla para basıldığında ise daha çok enflasyon çıkacak ve yine doların eli güçlenmiş olacak. Yani kısır bir döngü yaşanacak. Para basmadan bu farkın bir şekilde ödendiğini düşünelim, Vade sonunda getirisi az oldukça para babaları doların artması için tüm yolları deneyecektir, eğer dolar, Türk lirası karşısında onların karnını doyuracak kadar yükselmezse yatırımcılar Vadeli hesaplardaki paralarını bir anda çekip, dolara yatırabilir, bu durumda 1 Dolar bir gecede 30 TL ‘ye kadar çıkabilir. Yani Devalüasyon gerçekleşir.  

Hükümet Faizi arttırmaya gitseydi kararından geri adım atmış olacaktı, bunun yerine örtülü bir faiz ilave edildi.

bu kısa vadeli bir çözüm yolu. Çok yakında her şey tersine dönebilir (Yatırım Tavsiyesi Değildir)

Umarım bu olasılık hiçbir zaman gerçekleşmez…